ÇOCUĞUNUZUN ALIŞKANLIKLARIYLA BAŞETMENİN EN İYİ YOLU, OYUN YOLUYLA OLUMSUZ DAVRANIŞININ FARKINA VARDIRILMASIDIR..........
ALIŞKANLIKLARLA BAŞ ETME ETKİNLİKLERİ
Kendine Saygı Duymak
Çocuktaki kendine saygı çok küçükken biçimlenmeye başlar ve gün gün oluşmaya devam eder. Kendine saygı yetersizliklerimizi görüp kim olduğumuzu kabullenmekten ve hâlâ kendimizi sevmeyi tercih etmekten kaynaklanır. Çocuktaki özsaygı her başarılı karşılıklı etkileşim deneyiyle, iyi yerine getirilen görevle ve ulaşılan amaçla olduğu kadar, sevilen bir kişinin güzel sözleriyle de gelişir. Özsaygı muazzam başarılara dayanmaz. Kendine saygı çocuğun kendi hayatını düzenleyebildiği ve bunu iyi yapabildiği inancını oluşturan küçük günlük görevlerle sağlanır.
"Kendi öykümüzün kahramanıyız."
Kendini iyi Hissetme Not Defteri
Aile fertlerinin her birine yazmak için telli küçük bir not defteri veya günlük satın alın. Her akşam yemekten sonra ya da yatmadan önce herkes o gün içinde kendisini iyi hissetmesine neden olan altı şeyi yazsın. Amaç hepimizin sahip olduğu olumlu deneylere odaklanmaktır. Kötü ve can sıkıcı yaşantılar hatırlanırken, çoğu kez basit bir gülümseme, teneffüsteki eğlenceli bir oyun, görülen bir yavru kuş ya da bir fıkraya patlatılan kahkaha unutulur gider. Yazılanların paylaşılması ya da mahrem tutulması konusunda kendinizi serbest hissedin. Eğer çocuklardan biri yazamayacak kadar küçükse, resim çizebilir ya da bir başkasına yazdırabilir. Eğer aklına hiçbir şey gelmezse,
yuvada oynanan oyunlar, okuldan eve birlikte gelinen arkadaşlar ya da severek yenilen bir yemek gibi, o günün olaylarını hatırlaması için çocuğa yardımcı olun. Ailenizi her gün olumluyu arayan ve bulan bir aile haline getirin.
İyi Özellikleri Öne Çıkarın
Kendine saygı, insanın hayatı boyunca gelişen bir şeydir. Bu, kişinin kendine inancı, kendindeki iyi özellikleri görme yeteneğiyle olduğu kadar, aynı zamanda yaptığı seçimlerle ilgili gelişen bir güvendir. Çocuklar davranış ve görüş açısından ebeveyn ya da kardeşlerine çok fazla bağımlı oldukları için, aile özgüvenlerinin gelişmeye başladığı ilk mekândır. Herkesin iyi özellikleri üzerine neşeli bir hava içinde konuşmaya zaman ayınn. Her birinin elini bir kâğıt parçası üzerine koyup etrafını çizin. Her eli ayrı ayrı ele alıp o elin sahibi hakkında konuşun. Neyi iyi yapıyor? Onda sevdiğiniz nitelikler neler? Aileye nasıl katkıda bulunuyor? Hangi özelliklere sahip? Bütün bunları çerçevesi çizilmiş ellerin içine ve etrafına yazın. Bunu bütün aile fertleri için yaptıktan sonra herkesin görebileceği şekilde bir yere asın. Zamanla başka özellikler aklınıza gelirse, bunları da resimlere eklemekten çekinmeyin.
Kendimi Beğeniyorum
Duvar Afişi
Zaman zaman yapmamız gereken şeylere, öğrenmeye çalıştığımız yeni becerilere ve düzeltmemiz gereken özelliklere o denli odaklanırız ki, ne kadar önemli bir şahsiyet haline gelmiş olduğumuzu gözden kaçırırız. Bunun için zaman ayınn; yapmayı sevdiğiniz şeyleri, arkadaşlarınızı, olmak istediğiniz kişiliği takdir edin. Herkes eline bir karton, makas, yapışkan, fotoğraflar ve eski dergiler alsın. Amaç, kendinizi anlatan bir duvar afişi yapmaktır. Sevdiğiniz her şeyi koyun. Üzerine yazı yazmaktan çekinmeyin; arkadaşlarınızın, ailenizin resimlerini, hobilerinizle ilgi alanlarınızı ve hatta gurur duyduğunuz bir ev ödevini yapıştırın. Herkes kendi duvar afişini göğsünü gere gere asabilir. Bu proje herkesin birlikte yapmasına yöneliktir; yalnızca çocuklar için değildir. Anne-babanın da kendi iyi özelliklerine bakmalarını arzu ediyoruz.
Halay
Güne herkesin moralini yükseltecek bir şekilde başlayın! Aile el ele tutuşup halka olsun. Halka halinde yürüyerek, koşarak, hoplayarak ya da ayaklarınızın ucuna basarak aşağıdakilere benzer sözleri tekrarlayın. Bunlar; birbirimizi seviyoruz, iyi kalpliyiz, zekiyiz, keyifliyiz, birbirimizle geçiniyoruz, yardım etmeyi seviyoruz, biz bir ekibiz gibi, ailenizi yansıtan ve herkesin inandığı sözcükler olmalıdır. En yaşlı olan bir cümle söylesin, ötekiler bu cümleyi birkaç kez tekrarlasın. Tekerlemeyi isteyen herkes istediği zaman değiştirebilir; ancak her tekerlemenin herkes tarafından en az üç kere tekrarlanmasını sağlayın. Büyük çocuklar (8 yaş ve üzerindekiler) bunun aptalca bir şey olduğunu düşünebilir, ama küçükler çok eğlenecektir. Anne-babasının gülümsemesinden ve kendileriyle birlikte el ele tutuşup yürüdüğünü görmekten çok memnun olacaklardır.
Özel İltifatlarda Bulunmak
Birisine iyi yaptığı bir şeyi söylerken çoğu kez genellemelerle yetiniriz: Çok iyi bir iş becerdin, harika bir annesin, temizlediğin için teşekkürler, iyi bir öğrencisin, gibi... Zaman zaman akşam yemeğinden sonra "Aynntıya Gir" oyunu oynayın. Herkes aile tarafından iltifat alma fırsatını bulacaktır. Önce genel bir şeyi belirterek başlayın, sonra giderek ayrıntıya girin. Bazı örnekler verelim: Harika bir annesin; nefis yemekler pişiriyorsun; karnıyarığı mükemmel pişiriyorsun; börek tam kıvamındaydı; yemeklere ne katacağını çok iyi biliyorsun; senin sütlacının üzerine yok gibi... Ve başka bir örnek: Bu sabah çok iyi bir iş yaptın; Yatağını söyletmeden topladın; Çarşafını şiltenin altına soktun; Yatak örtüsünü pek güzel yaydın; Bebeklerini pek güzel yerleştirdin gibi... Çocuklar yaptıkları şeyler arasında hoşunuza gidenleri kesin bir ifadeyle duymak ihtiyacı içindedir; bunu duyarlarsa, tekrarlarlar!
Olumlu Düşünce Tohumlan Atmak
Eğer domates istiyorsanız, havuç ekmezsiniz. Yüksek bir özsaygı talep ettiğinizde, olumsuz düşünce tohumu atmazsınız. Zihnimize ektiğimiz tohumlar sahip olduğumuz düşüncelerimiz-dir; bunlar olumlu ya da olumsuz bir şekilde "kendi kendinle konuşmadır". Moralimizi bozan ya da bizi gerileten sözcükleri ne kadar çok kullanırız: "Matematiğim berbat."; "Filanca benden nefret ediyor."; "Hiçbir şeyi doğru dürüst beceremiyorum." Bütün bu düşünceler yarın olacağınız kişiyi geliştirecek tohumlardır. Çocuklarınıza kendi kendileriyle konuşmada yardımcı olun. Küçük kâğıt parçalarının her birine bir olumlu düşünce yazın. Herkes en az beş tane böyle kâğıt hazırlasın. Sonra herkes bunları katlasın. Katlanmış kâğıtları alın, toprağa çukur açıp bunları gömün. Üzerine güzel bir bitki dikin ya da toprağa gömülen kâğıtların üzerine yeşerecek tohumlar atın; böylece ailedeki herkes en çok istediği şeyle ilgili düşüncelerin tohumunu unutmayacaktır.
Herkes Başrol Oynasın
Birisine sadece ilgi göstermek bile özsaygı geliştirebilir. Ailedeki herkese başrolü oynaması için beş ile on dakika süre verin. İstediklerini söyleyip istediklerini yapsınlar. Şarkı söylemek, hikâye anlatmak, şiir okumak, futbolun kurallarını sıralamak, sihirbazlık yapmak, fıkra anlatmak gibi... Dinleyenler hiçbir şekilde eleştirel tavır koymamalı, sadece dinlemeli, izlemeli, gülmeli ve alkışlamalıdır. Kendini olduğu gibi ifade ederken bütün aileyi yanında hissetmek çok güzel bir şeydir.
Ev Ödevi Nasıl Yapılmalı?
Çocuklar zamanlarının büyük bir bölümünü okul-
da geçirir. Verilen ödevleri anlamak ve zamanında
yapmak çocuğa gurur verir ve kendi hayatını
denetlemesini sağlar. Çocuğunuzun "ödevini"
hatırlayacak, huzur içinde hazırlayacak ve gerek-
tiğinde yardım alabilmesini sağlayacak şekilde
örgütlemesine yardımcı olun. Oturup ona ev
ödevinin çok önemli bir şey olduğunu
düşündüğünüzü ve kendisine yardımcı olmak iste-
diğinizi anlatın. Beyin fırtınası yaparak, birlikte ev
ödevi hazırlamayı her ikiniz için kolaylaştırın.
Bazı önerilerde bulunalım:
Verilen her ev ödevini yazmak için küçük bir
not defteri olsun. Ebeveynin her gün bu
deftere bakması gerekir. Farklı konulara
ayrılabilecek bir klasör alın.
Okul bittikten sonra dışarı fırlamadan
önce bütün kitap ve defterlerinin
çantasında olup olmadığını düşünmek üzere
bir dakika durması için onunla konuşun.
Evde çocuğunuzun dikkatini dağıtmayacak bir
köşe hazırlayın. Kâğıt-kalem, sözlük, silgi,
cetvel burada bulunsun.
İlk başlarda çalar saati 25 dakikaya kurun, her
çalışma süresinden sonra 5 dakika teneffüs
olsun. Anne-baba çalışma süresini denetleme-
lidir.
Anne ve baba, sorulan yanıtlamak ya da
yapılan ödeve bakmak için vardır. Anne ve
baba çocuğun ev ödevini yapmamalıdır.
Sorunlarla baş etmesi ve bunları kendi başına
çözme çocukta benlik duygusu uyandırır. Eğer
ev ödevini anne ya da baba yaparsa, çocuk
kendisini yeteneksiz sanır.
Çocuğunuzun bir sorun yaşadığını hissettiğinizde
öğretmeniyle görüşün.
8
Biz Mükemmel Bir Aileyiz, Çünkü...
Her aile birçok açıdan mükemmeldir. Halka oluşturarak oturun ve her aile ferdi şu cümleyi
kendisine göre tamamlasın: "Biz mükemmel bir aileyiz, çünkü..." Birlikte yapmaktan
hoşlandığınız şeyler, evin düzeni nasıl sağlanıyor, paylaştığınız hedefler gibi düşünebildiğiniz
bütün olumlu özellikler tamamlayıncaya kadar devam edin. Bir aile olarak yaşamak zaman,
sevgi ve cesaret gerektirir, bu nedenle hepinizin ne kadar özel olduğunu unutmamak çok
önemlidir.
Kişisel Albümüm
Geçmişteki bir olayı tekrar düşündüğünüzde ve anılar aklınıza geldiğinde, "Vay canına, bunu gerçekten ben mi yapmıştım?" ya da "O kadar güzeldi ki, keşke hâlâ orada yaşıyor olsaydık!" derken hissettiklerinizi unutmayın! Geçmişteki deneyler çocuklarda kişisel bir tarih ve kendini anlama duygusu uyandırır. Geriye bakmak geçmişteki deneylerinin bugünkü kişiliklerini etkilediğini fark etmelerine yardım eder. Albüm yapmak üzere büyük bir çizgisiz defter alın. Çocuğunuzu bilet koçanları, özel kartlar, sanat eserleri, belirli ev ödevleri, raporlar, özel günlere ait fotoğraflar, kartpostallar vb. toplamaya teşvik edin. Albüme konulan her olayla ilgili olarak oraya kimlerle ve hangi tarihte gittiği ve bu olayda en çok neyin hoşuna gittiği üzerine birkaç satır yazılmasını da sağlayın. Ayda bir kere herhangi birinin albümünü hep birlikte gözden geçirmek keyifli olacaktır.
Sabah Sürprizi
Bir akşam yatmadan önce o gün içinde aile fertlerinden birinin hoşunuza giden bir davranışını düşünün. Bununla ilgili yazdığınız küçük notu ya da çizdiğiniz resmi ertesi sabah kahvaltıda ilgili kişiye verin. Sürpriz yapmak için kahvaltı masasında her zaman oturduğu yere bile koyabilirsiniz. Bu bir başkasının güne iyi başlaması için verilebilecek büyük bir destektir. Sefertasma ya da beslenme çantasına konacak not da büyük bir sürpriz olacaktır.
Övgüyü Vurgulamak
Yergi başka bir kişiye yöneltilen ve özsaygıyı azaltan olumsuz eleştiridir. Ailenizi toplayıp yergilerle övgüler üzerine konuşun. Herkese duyduğu yergiler üzerinde düşünmesi için üç dakika verin: Aptalsın, hiçbir şeyi doğru dürüst yapamıyorsun, eşek, kimse seni sevmiyor vb... Sonra herkes üç dakika övgüler üzerine düşünsün: Aferin, ne kadar doğru bir karar, seninle iftihar ediyorum vb... Hangisini hatırlamak daha kolaydır? Hangisini duymak daha büyük bir keyif verir? Hangisi kendinizi daha iyi hissetmenize yol açar? Birisine bir yergi yöneltildiğinde kullanmak üzere elle yapılacak "Dur!" işareti, ıslık, zafer işareti gibi bir işaret üzerine anlaşın. Çocuklar ıslığı ve işaretleri çok sever ve her zaman olduğu gibi mizah davranışların değişmesinde bağırıp çağırmaktan çok daha iyidir.
Kendinizi
Sevin!
Başkalarının sizi takdir etmesi ve sizdeki özelliklerden hoşlanması yetmez, siz de kendinizi sevmelisiniz. Çocuğunuzla oturup kendisinde sevdiği bütün özelliklerin bir listesini yapın. Eğer çocuğunuz yeteri kadar büyükse, bir form hazırlayıp bütün aile fertlerinin bir haneyi doldurmasını isteyebilirsiniz. Özelliklere şu başlıkları koyun: Görünüş, Beceriler ve Yetenekler, Dostluklar, Alışkanlıklar ve Duygular. Çocuğunuzun her başlık altında kendisinde sevdiği en az beş şeyi sıralamasını sağlayın. Bir şey bulmakta zorlanırsa, ona "Yüzünde en sevdiğin nedir?" ya da "İyi yaptığın şeylerden bazıları nelerdir?" veya "Arkadaşların seni niçin seviyor?" gibi sorularla yardım edin.
Kendini ifade Etmede Birbirinizi Destekleyin
Bunun için bir teyp ve boş kasetlere ihtiyacınız olacaktır. Amaç herkesin iş yaparken, şarkı söylerken ya da herhangi bir şeyi tekrar ederken kendini banda kaydetme-sidir. Kendi bantlarını tek başlarına ya da ailenin kimi fertlerini de davet ederek kaydedebilirler. Herkese kendi bandını hazırlaması için birkaç hafta süre tanıyın. Bantların belli bir uzunluğa sahip olması gerekmez ve yetişkinler de buna katılmalıdır. Meşrubatlı bir bant dinleme töreni düzenleyin. Her bant çalınırken, birbirinizin kendini ifade ediş tarzını destekleyin. Olumsuz yoruma izin verilmemelidir. Mutlu bir yetişkinlik dönemi, kısmen kendi sesinizi bulmak ve ifade etmekle bağlıdır. Çocuğunuza başlama fırsatını tanıyın.
Kendi Şarkınızı
Söyleyin
Çocuklar bildikleri şarkılara yeni sözler bulmaya bayılır. Özellikle de büyüklerin bildikleri melodileri saçma sapan sözlerle mırıldanmalarından çok hoşlanırlar. Herkesin bildiği bir şarkıyı seçin. Örneğin: "Daha dün annemizin..." Veya "Onun arabası var..." Şarkıyı şöyle başlatın: Seviyorum beni ben... Ya da: "Benim tek bir kendim var." Böyle başlayıp herkesin şarkıya yeni sözler uydurmasını teşvik edin. Şarkı sözleri tamamlanınca bir kâğıda yazın ve şarkıyı en az bir kere bu yeni sözlerle söyleyin. Kimi zaman saçmalık da kendi başına önemlidir.
Konuşmada Güven
Yeni bir şey öğrenmek, sonra bu yeni beceriyi kullanabilmek, çocuklann kendileriyle övünmesine yol açar. Ailenin hep birlikte geliştirdiği aktif ve gelişen bir kelime hazinesi böylesi keyifli becerilerden bir tanesidir. Her hafta bir kelimeyi seçin ve bunu bir kâğıda yazarak buzdolabına yapıştırın. Kelimeyi birkaç kere tekrarlarsanız, çocuğunuz onun nasıl telaffuz edileceğini öğrenir. Kelimenin anlamını açıklayın ve o kelimeyle bir ya da iki cümle kurun. Görev, herkesin bu kelimeyi günde en az bir kere okulda, işte ya da evde konuşurken kullanmasıdır. Herkes o gün o kelimeyi nasıl kullandığını anlatsın ve bir puan alsın. Kelimeyi ne kadar çok kullanırsanız, o kadar puan alacaksınız, deyin. Ay sonunda puanlar toplansın ve en çok
puan alan "Büyük Kelime Şampiyonu"
ilan edilsin.
Doğa Adları
Kızılderililer kabile üyelerine doğayla ilgili isimler verirdi. Bunlar söz konusu kişinin en güçlü yanını vurgulayan Güneş Işığı, Küçük Nehir, Yalçın Dağ, Gece Mavisi, Yunus Balığı, Uçan Bulut, Kaplumbağa, Atmaca, Tarla Kuşu, Şarkı Söyleyen Kurt, Balansı ya da Ayçiçeği gibi tabiatla ilgili sözcüklerdi. Doğada sizi hatırlatan herhangi bir şey var mı? Bir araya gelin ve her birinizi tasvir eden tabiatla ilgili isimler düşünün. Bunun doğadaki iyi özelliklerle bağlı bulunmasına dikkat edin (Pisliği anımsatmak için Çamur Birikintisi ya da sabahları yüksek sesle homurdanmayı çağrıştırmak için Horoz gibi isimler özsaygı oluşturmaz!). Herhangi bir ismi seven, bunu doğadan kaynaklanan takma adı olarak kullanabilir.
Eve Hoş Geldin
Krallar ve kraliçeler bir yere varmalarım borazanlarla ilan ederdi. Siz de niçin kapınızın girişine her birinizin eve gelişini ilan edecek sesli aletler asmayasınız? Çıngırak, tef veya kaval gibi... Herkes kendisinin geldiğini ilan etmek üzere kendi melodisini seçsin. Okuldan, işten, dışardan gelen her aile ferdi kendi şarkısını çalsın. Bu tür gelenekler çocuklarda aile yaşantısıyla ilgili kalıcı anılar bırakır.
Kişisel
Motivasyon
Engelleri aşma dürtüsüne kişisel motivasyon denir. Önümüze hedefler koymamızı sağlayan her birimizin içindeki küçük umut çekirdeğidir bu - ve bizi daha yükseklere eriştirir. Bu, olasılıklar bize karşı da olsa, bir şeylerin yapılabileceği inancıdır. Şevk kazanmış kişiyi hiç kimse ilerlemekten alıkoyamaz ve eğer bu motivasyon insanii yüreğinden geliyorsa, o kişi yenilmez hale gelir.
'Yükselme dürtüsünü hissettiğinizde sürünmeye asla razı olamazsınız."
Helen Keller
Düşler Dosyası
Hayatta arzu ettiğiniz şeyleri düşlemek en güçlü şevk araçlarından birisidir. Rüyalarını birbirleriyle paylaştırarak çocuklarınızı düş kurmaya teşvik edin. Ailenin maddi düşleriyle ilgili fotoğrafların ve tasvirlerin yer aldığı bir düş dosyası açın. Makaleleri, gazete ve dergi kupürlerinden kestiğiniz ev, tatil yerleri, otomobil, bisiklet, alet resimlerini bu özel dosyaya koyun. Hatta bu resimleri bir kâğıda yapıştırarak adınızı yazmayı ve tarih atmayı bile isteyebilirsiniz. Bu dosyayı özel bir yerde saklayın ve herkesi ara sıra bir şeyler eklemeye teşvik edin. Keyif alın ve hayal gücünüzü serbest bırakın. Bütün aile fertlerinin düşlerin ne kadar önemli, özel ve mahrem olduğunu anlamasını sağlayın. Gerçekleşen düşlere çok sevineceksiniz.
Amaç Kartları
Ailedeki herkese birer arşiv kartı alın. Kartın bir yüzüne tek bir amaç, arka yüzüne ise bu amaca ulaşmak için hangi adımlan atacağı yazılsın. Bu özgül amaca ulaşmak için hangi adımların atılması gerektiğini düşünün ya da bu konuda konuşmalar yapın. Her akşam ya da haftada bir kere kartın amaç yazılı olan yüzüne, bu amaca ulaşmak için neler yapıldığı kısaca kaydedilsin. Her sefer tarih atılırsa, hepinizin ulaşmak istediği hedefle ilgili çalışmayı nasıl sürdürdüğü izlenebilir. Birden fazla amaç kartı sahibi olunabilir, çünkü bazı hedefler bir hafta içinde gerçekleştirilebilir, bazılarının gerçekleşmesi ise yıllar alır. Bu, çocuklarınızın bir şeyi gerçekleştirmek amacıyla yürümeleri gereken yönde düşünme alışkanlığı kazanmasına yardım edecektir. Bu, onlara aynı zamanda bir hedef doğrultusunda davranmanın o hedefe ulaşmaya gerçekten yardım ettiğini gösterecektir.
Kendi Kendine Konuşma Stratejileri ~ l
Çoğu kez hatalanmızı en yüksek sesle ilan eden içimizdeki sestir. Bu, "Bu ödevi yapamıyorum", "Yanşa girersem sınıftaki herkes beni geçer", "Yemeğin tadı berbattı, korkunç bir ahçıyım", "Ev asla temiz görünmüyor" gibi şeyler söyleyen alçak bir sestir. Kötü düşüncelerin bir insanın kendisini daha kötü hissetmesine ve daha kötü işler yapmasına yol açtığı bir gerçektir. Olumlu düşünceler ise, insanın kendini daha iyi hissetmesini ve daha iyi işler yapmasını sağlar. Çocuk da kendisiyle ne kadar olumlu bir şekilde konuşursa, kendisini o kadar iyi hissedecek ve o kadar iyi şeyler yapacaktır. Çocuğunuzla oturup yetenekleriyle ilgili aklına gelen olumlu düşüncelerin uzun bir listesini yapın. Eğer çok sayıda fikir çıkmazsa, o zaman belli bir durumda neler hissetmek istediğine göre bazı düşünceler önerin. Çocuğunuzla anlaşın. İçinden gelen ses ne zaman kendisi hakkında kötü şeyler söylemeye başlarsa, beraber hazırladığınız listeyi kapıp yanınıza gelsin. Birlikte listeden olumlu bir düşünce seçin ve yüksek sesle beş kere tekrarlayın. Sonra da çocuğunuzu, gün içinde kafasına ne zaman olumsuz şeyler takılırsa, bu düşünceyi tekrarlaması için teşvik edin.
Yapabileceğimi Düşünüyorum
Tepeyi tırmanamadığı için "Yapabileceğimi düşünüyorum, yapabileceğimi düşünüyorum" diye şarkı söyleyen treni anlatan çocuk masalını hatırlayın. Eğer bu masalı bilmiyorsanız, Küçük Başarılı Makine adlı kitabı bulup okumanızı öneririz. Ailenizden herhangi birisi "Yapamıyorum" dediğinde veya yeni bir şeyi denemekten korktuğunda, bu küçük treni hatırlatın. Değişikliği yaratanın yaklaşım olduğunu söyleyin. Bir aileye mensup olmanın güzelliklerinden bir tanesi de ortak bir hafızaya sahip olmaktır. Bu nedenle aile fertlerinden birisi havuza atlayıp kazanmasının olanaksız olduğunu düşündüğü zorlu bir yanşa girmesi gerektiğinde, sadece birkaç sözcük bile onu esin-lendirmeye yeter. Oturup uzun uzun kendisine güvendiğinizi ve nasıl olumlu düşünmesi gerektiğini anlatmak durumunda değilsiniz; sadece gözlerinin içine bakın, gülümseyin ve "Yapabileceğimi düşünüyorum" deyin, yeter!
Bir Kahramanınız Var mı?
Her çocuğun örnek aldığı, kendisinde özen yaratacak niteliklere sahip ve arzu ettiği bir şeyi gerçekleştirmiş olan bir kahramana ihtiyacı vardır. Çocuğun kahramanı bazen anne veya babadır, bazen de bir spor yıldızı, öğretmen, yazar, müzisyen veya sanatçı olur. Burada önemli olan, çocuğunuza önemli insani niteliklerden söz edildiğinde kahramanın kim olduğunu bilmesidir. Çocuğunuza hayranlık duyduğu ve kendisi gibi olmak istediği iki kişinin adını verip veremeyeceğini sorun. Bu insanları niçin sevdiği konusunda onunla konuşun. Çocuğunuzun bu kahramanlar gibi olması için neler yapması gerekiyor? Hayranlık önemli bir kişisel motivasyon unsurudur. Bu nedenle çocuğunuzun hem günlük yaşamla ilgili, hem de tarihteki büyük şahsiyetler arasından seçilmiş kendi kahramanları olmasını teşvik edin.
İş Hayatına Atılma
Çocuğunuzun çok az parayla ya da herhangi bir masraf gerekmeden başlatabileceği pek çok iş vardır. Eğer çocuğunuzun zamanı varsa ve bir iş yapmayı denemek istiyorsa, şu işleri deneyebilir: Mektup kâğıdı başlığı tasarımı, çocuk ya da evcil hayvan bakımı, yaşlılara yardım edip onların alışverişlerini ve bahçe işlerini yapmak, matematik dersi vermek ya da küçük çocuklara kitap okumak, araba veya evcil hayvan yıkamak, köpek gezdirmek, bahçelerdeki zararlı otları temizlemek ya da yaprakları toplamak. Seçenekler sonsuzdur. Ama ilk önce ona işe zamanında başlamak, sözüyle işi bir olmak ve verilen talimatları dinlemek de içinde olmak üzere, iyi bir işgören olmanın sorumluluklarını anlatın. İşe başlayan çocuğunuza sahip olmadığı bir beceriyi kazanmada ve yaptığı işin karşılığında talep edeceği ücreti belirlemeye yardım edin. Bir görev sahibi olmak, az da olsa para kazanmak, bir işi iyi yapmaktan memnun olmak; bunların tümü kişisel motivasyonu geliştirir.
Bırakmak istiyorum
Çocuk futbol, basketbol, dans, piyano dersi, resim gibi bir faaliyete katılmaya karar verirse, oturup birlikte bu faaliyet için bir deneme süresi koyun. Spor konularında on haftalık bir deneme süresi kabul edilebilir. Müzik aletlerinde ise birkaç ay gereklidir. Çoğu kez çocuk ilk başlarda güvensiz olabilir. Başka çocukların kendisinden daha iyi olduklarını görür ya da egzersiz yapmaktan hoşlanmayıp bırakmak isteyebilir. Başlanan bir şeyi bitirmek iyi bir alışkanlıktır ve çocuğa korkularını yenebileceğini ve yeni beceriler kazanabileceğini gösterir. Kendi gücü ve zayıflığıyla ilgili deneye sahip olduğu ve bunları aştığı için, bu basan ileride kişisel motivasyon sahibi olmasına yardımcı olur. Eğer çocuğunuz katıldığı faaliyeti başta mutabakata vardığınız süre bittikten sonra bırakmak isterse, bu karara saygı gösterin. Eğer çocuğunuz herhangi bir faaliyete ilgi duymuyorsa, birlikte böyle bir meşguliyet arasının ve onu yüreklendirin.
Plan Yapmak
Çocuklar genellikle ergenlik çağının sonundaki belli bir zamana kadar faaliyetlerini tümüyle kendileri düzenleyemez. O döneme kadar etraflarındaki büyüklerin yardımına ve rehberliğine ihtiyaç duyarlar. Planlama stratejilerinin kendilerine öğretilmesi ve anne-babanın nasıl hedefler koyup bunları gerçekleştirdiğini izlemesi gerekir. Çocuğunuza büyük bir takvim temin edin ve bu takvime şunları yazmasını teşvik edin: Okul ödevlerinin tarihleri, okulla ilgili özel günler, atletizm takımıyla ilgili tarihler, konserler, tatiller vb. Çocuğunuz okuldan eve önemli bir ödevle geldiğinde, örneğin bir rapor yazması gerektiğinde, işe yaklaşma tarzını örgütlemesi için, "Bu nasıl bir rapor olacak? Bununla ilgili kitap kütüphanede yoksa, ne yapacaksın? Gelecek hafta sonu evde olmazsan, rapor ne olacak?" gibi sorular sorun. Takvime raporla ilgili hangi gün ne yapılacağını da yazsın. Büyük görevleri küçük hedeflere bölmede yardım ederek çocuğa ömrü boyunca yararlı olacak bir araç sağlarsınız.
İyi Görünmek - Tertipli Olmak
Çocuğa görünümüne özen göstermeyi öğretmek pek kolay değildir. Kimi zaman sürekli hatırlatma gerektirir. Çocuğunuzun son derece iyi göründüğü ve tertipli olduğu bir gün fotoğrafını çekin veya çektirin. Pasaklı göründüğü bir günde de aynı şeyi yapın. Aynı şekilde odasının tertipli ve darmadağınık halinin de birer fotoğrafını çekin. Sonra ona her zaman iyi görünmesi ve tertipli olabilmesi için neler yapması gerektiğini anlatın. Her gün iyi görünebilmesi için neler yapması gerektiğine ilişkin bir liste yapın. Bu listede diş fırçalamak, yüz yıkamak, saç taramak, yatak yapmak, elbiseleri katlamak vb. yer almalıdır. Çocuğa iyi görünmenin ve tertipli olmanın sadece temizlik açısından değil, birlikte yaşadığı insanlar açısından da ne kadar önemli olduğunu anlatın.
Beceriklilik
Hayat bir çocuk için günlük fırtınalarla baş etmeyi öğrenmekten ibarettir. Becerikli olmak; meydan okumalan kabul etmek, bunlar üzerinde düşünmek için zaman ayırmak ve sonra erişilebilir kaynaklan kullanarak sorunları çözmek demektir. Çocukta becerikliliğin gelişmesi onu hayattaki fırtınalan atlatma becerisiyle donatır. Seçenekler oluşturmada özgüven sağlar ve çocuğa etrafındaki dünyanın aktif katılımcısı olmayı öğretir.
"Fırtınalardan korkmuyorum, çünkü gemimin yelkenini nasıl kullanacağımı biliyorum."
Günlük Beceriler Öğretmek
Çamaşır yıkamak, alış veriş yapmak, faturaları ödemek ve temizlik yapmak gibi günlük ev işleri çocuğun öğrenmesi gereken önemli şeylerdir. Çocuğa bağımsız olmayı öğretir. Çocuğunuz bu becerileri kazanmış olarak evden ayrıldığında, hem daha fazla özgüvene sahip olur, hem de siz onu daha az düşünürsünüz.
Markete giderken çocuğunuzu da yanınızda götürün. Birlikte marketi gezerken ona fiyat etiketlerini nerede bulabileceğini, meyvenin iyisini nasıl seçeceğini, hazır yiyeceklerin içindeki katkı maddelerini nereden okuyabileceğini vb. gösterin. Bir dahaki gidişinizde eline bir liste vererek, bazı Eski nları doldurma alıştırmaları yapabilir.
Ona bir faturanın ne olduğunu, mektup zarflarının üzerinin nasıl yazılacağını gösterin. Hesap defterini denkleştirmek için sadece toplama ve çıkarma işlemi gerekir. Bu görevi niçin 8 yaşındaki çocuğunuza ver-meyesiniz? (Elbette sonra sizin iki kere kontrol etmeniz gerekir). Çocuk çamaşırları beyazlar, renkliler ve koyu renkliler olarak ayırsın. Çamaşır ve/veya kurutma makinesinin nasıl çalıştığını ona da öğretin ve kendi çamaşırlarını yıkaması için onu teşvik edin.
Yemek pişirmenin de öğretilmesi gerekir. Birden fazla çocuğunuz varsa, her gün mutfakta size bir başkası yardım etsin.
Bir Duvarı Olsun
Çocuklar odalarını kendi yaptıkları şeylerle donatmayı pek sever. Niçin evdeki malzemelerle ona bir duvar panosu yapmıyorsunuz? Böylece çocuk kendi yaptığı şeyleri "yüksek bir amaç" için kullanma doyumuna ulaşacaktır. Suluboya veya kurşunkalemle yapılmış resimler, şiirler, mektuplar ya da ödüller bu panoyu süsler. Bu panoya koymak için fotoğraf biriktirin. Bunları da panoya iliştirsin. Çocuk sıkıldığında, panodakileri değiştirecektir.
Bir Yerlerde Bir Kitap Vardır
Çocuklar meraklı yaratıklardır. Çocuğunuz size bir soru sorduğunda ne yaptığınızı düşünmek için bir an durun. Verilecek yanıtlardan bir tanesi bir miktar zaman gerektirse de ilişkiye zenginlik katacaktır; bu bir kitaba ya da ansiklopediye başvurmak, birlikte okuyup çocuğun merakını giderecek yanıtı bulmaktır. Bunu yaptığınız zaman, çocuğunuza sorularına nasıl yanıt arayacağını, nelere başvurması gerektiğini ve kaynakları nasıl kullanacağını öğretmiş olursunuz. Sorulanna yanıt bulmanın keyifli bir faaliyet olduğunu görecek ve sorularına kendi başına cevap bulmayı çabucak öğrenecektir.
Kontrolü Elden Bırakmayın
Ne kadar geç kalkabileceği, ne giyeceği, ev ödevlerini ne zaman yapacağı ve kiminle birlikte oynayacağı gibi hayatındaki konulardan birinde çocuk çoğu kez daha fazla kontrol sahibi olmayı ister. Kontrol üzerine bir tartışma başlatın ve çocuğunuzun söylediklerine kulak verin. Çocuğunuzun yaşamında değiştirmek istediği bir şey var mı? Çocuğunuzun söyledikleri sizin açınızdan anlamlıysa, her ikiniz açısından da kabul edilebilir bir uzlaşmaya varmaya çalışın. Eğer çocuğunuzun söyledikleri size uymuyorsa, nedenini açıklayın.
Etrafı Toplamak
Masanızı, çekmecelerinizi ve dolabınızı düzenlemek için bir gün ayırın ve çocuklarınız da kendi eşyalanm düzenlesin. Dolabınızda aynı renkteki ya da aynı türden (gömlekler, bluzlar, elbiseler, tişörtler gibi) eşyaların bir yerde durmasını isteyebilirsiniz. Elbiselerinizi gözden geçirirken, birilerine vermek veya başka bir şekilde değerlendirmek üzere giymediklerinizi bir kenara ayırın. Düzenleme becerisini kazanması için çocuğa ilk başta yardım gerekebilir, ama ne yapması gerektiğini öğrettikten sonra kendi eşyalanm kendisinin düzenlemesi için ebeveyn geri durabilir. Ayda bir günü ailedeki herkesin kendi eşyalanm düzenlemeye zaman ayırdığı gün yapmak yararlı olur. Bu düzenleme gününde zamanınızı ilk önce nasıl düzenleyeceğini öğretmek üzere çocuğunuzla birlikte geçirmelisiniz.
* Amaçlar Koymak
Hayatın ilk yirmi yılı belli bir eğitimle geçer. Disiplini öğrenmek, bağımsız yaşamayı öğrenmekle sağlanır. Egzersiz yapmadan özdisiplin kazanamazsınız. Bunun anahtan pratiktir. Bu nedenle yürüyüş gibi hep birlikte yapabileceğiniz bir hedef koyarak bütün aileye egzersiz yaptınn. Aile; hedef koyma, pratik yapma, sınırlan kabul etme ve teşvikin bir amaca ulaşmaya yardımcı olduğunu hep birlikte öğrenir. Eğitimi tamamladıktan ve yürüyüş bittikten sonra, mutlaka bunu kutlamahsınız. Daha sonra gene birlikte gerçekleştireceğiniz bir başka hedef üzerinde konuşun.
Birlikte Kartvizit Hazırlamak
Sizin kadar çocuğunuzun da arkadaşları vardır. Onlar da sürekli yeni insanlarla tanışırlar. Niçin kendi dostlarına vermek üzere tasarımlayacakları kendi kartvizitlerini hazırlamasına yardım etmeyesiniz? Çocuk bakımı, hayvan bakımı, bahçe işi, otomobil yıkama ya da köpek gezdirme gibi özellikleri varsa, bunları da karta yazabilir. Kartvizitini kendi zevkine göre, istediği renkte ve yazı türüyle tasarımlamasına izin verin; üzerine ne yazılacağına da kendisi karar versin. Sadece adlan, adresleri ve telefon numaralarını yazmakla yetinebilir. Ancak bu kartları sadece tanıdıkları ve dost olmak istedikleri insanlara vermelerini sağlayın.
Kendine Yeni Bir Şeyler Öğretmek
En son ne zaman yeni bir şey öğrendiniz? Anne ve babasının yeni beceriler öğrendiğini gören çocuk da yeni beceriler kazanmak ister. Çocuklarınızın merakını teşvik eden ve yeni bir beceri kazanmasına yardım edecek bir bilgiyi elde etmesine rehberlik edin. Birlikte öğrenebileceğiniz yeni bir şey bile keşfedebilirsiniz. Daktilo, folklor, dikiş, astronomi, spor, yoga, yabancı dil, bir müzik aleti bu keyifli faaliyetlere örnek verilebilir. Birazcık yön verdiğinizde çocuk müthiş becerikli kesilir. Kütüphaneler başlangıç için harika yerlerdir, çünkü pek çok beceriyi kazanmak için okumanız gerekir. Yerel yönetimlerin ya da derneklerin de benzeri faaliyetleri vardır. Çocuğunuz yeni beceriler kazanmak istediğinde teşvik edici ve destekleyici olun, aynı zamanda işin büyük bir kısmını çocuğunuzun yapmasına izin verin.
Odanın Yeniden Dekore Edilmesi
Çocuğunuz yatak odasından bıktığını söylediğinde, bırakın kendisi yeniden dekore etsin. Bir plan yapıp gelmesini söyleyin. Yapılabilecek ve yapılamayacak şeylerle ilgili kuralları koyun. Kumaş bulduğu taktirde yeni perdeyi dikeceksiniz, ama yeni mobilya alınmayacak, fakat duvarına bir resim çizebilir... Çocuk yaptığı planla ilgili mutabakat sağlandıktan sonra hemen işe başlasın. Badana fırçasını nasıl kullanacağı gibi bilmediği ne varsa, öğretin. Oda
profesyonel bir iç mimarın elinden çıkmış kadar mükemmel hale gelmese de, çocuk odasıyla ilgili kendi yaptıklarıyla heyecan duyacaktır. Üstelik, kendi becerilerini kullanmak ona mükemmel bir odaya sahip olmaktan çok daha fazla şey öğretecektir.
Paran Olsaydı...
Çocuğunuzla hayali harcama egzersizi yapın. Elli milyon lirası olduğunu farz etsin (çocuğun yaşına göre bu meblağı değiştirebilirsiniz). Satın almak istediklerine ilişkin liste yapması için bir hafta süre tanıyın. Satın almak istediklerinin yaklaşık fiyatlarını öğrenecektir. Hesap makinesini kullanarak, bu parayla neler satın alabileceğini hesaplayacaktır. Gerçekten neleri istediğine ve nelerin üzerini çizmesi gerektiğine karar verecektir. Parasının bir kısmını ihtiyacı olan başka birisine verme kararını alan çocuğu ödüllendirin. Bu alıştırma çocuğa hem eşyaların maddi değerini öğrenmekte, hem de akıllı bir tüketici olmakta yarar sağlar.
Bireysel Zaman
İçimizden gelen sesi sadece yalnız ve sessiz olduğumuzda duyarız. Kendi düşüncelerine değer veren çocuklar duygularını anlamayı öğrenir. Tek başına gerçekleştirdiği bir ilgi alanıyla kendisini oyalaması teşvik edilen çocuklar bağımsız düşünmeyi öğrenir. Her şeyin hızlı ve öfkeli olduğu bir dünyada kendinden hoşnut bir çocuk huzurlu olacak ve kendi maneviyatından keyif alacaktır.
'Tek başına olmak yalnız kalmayı bilmektir." üçe Kottur
Kendi Kendinelikle Tanışmak
Kendini yalnız hissetmekle zamanını tek başına geçirmek arasında büyük bir fark vardır. Çocuklar zamanı kendi kendilerine geçirmeyi bilemeyebilir. Bununla tanışmaya ihtiyaç duyabilirler. Öte yandan yetişkinler genellikle zamanlarını kendi başlarına geçirebilir. Oturup çocuğunuza kendi kendinize kaldığınızda neler yaptığınızı ve bunu niçin sevdiğinizi anlatın. Bunun sonucu olarak neler kazandığınızı açıklayın. Bunu anlattıktan sonra, çocuklarınızın her birine kendi kendilerine kaldıklarında neler yapmak istediklerini sorun. Hemen bugün her birine kendi başlarına geçirecekleri otuz dakikalık bir bireysel zaman belirleyin. İlk seferinde onları teşvik etmek ve fikir vermek için yakınlarında olmalısınız.
Sessizliğin Sesi
Birçok ailenin günlük yaşamında o kadar çok hengâme olur ki, durup sakince dinlemek için zaman kalmaz. Oysa sakin bir şekilde oturup etrafımızdaki sesleri dinlediğimizde, dünya capcanlı görünür. Herkes on dakika sakin otursun, gözlerini kapatsın ve hiçbir şey yapmadan dinlesin. Bunu hep birlikte evden dışarı çıkarak ya da evin içinde yapabilirsiniz. Çalar saati kurun. Saat çalar çalmaz, herkes toplanıp işittiklerini ve sessizce dinlemenin nasıl bir şey olduğunu anlatsın.
Hobi
Öyküleri
Bir hobi sahibi olmak sanıldığından da önemlidir. Hobi, başarma duygusu verir, rahatlatır ve tek başına yapılabilir. Hobi çocuğa kendisini oyalamayı, bir şeye nasıl ilgi duyulacağını ve bu ilgiyi nasıl başkalanyla paylaşacağını öğretir. Eğer çocuğunuzun müzik dinlemek, herhangi bir şeyin kolleksiyonunu yapmak, okumak, resim yapmak, şiir yazmak, çiçek düzenlemek, fotoğraf çekmek gibi kişisel bir hobisi yoksa, bu fikri ona aşılamak için zaman ayırın. Kendi hobinizin ardındaki öyküyü anlatmak, bunun için iyi bir başlangıç tarzıdır. Nasıl başladığınızı, size kimin yardımcı olduğunu, bu uğraşta neyin hoşunuza gittiğini, hobinizle meşgul olurken neler hissettiğinizi ve bundan neler öğrendiğinizi anlatın. Çocuğunuzun o güne kadar sahip olduğu ilgi alanlarını tartışmaya zaman ayırın. Birlikte hoşlanacağı bir hobiyi başlatma karan alın ve başlangıçta ona yardım edin. Çocuğun davranışlannda sizi örnek aldığını unutmayın. Eğer bütün gün oturup televizyon seyrediyorsanız, o da aynı şeyi yapacaktır.
Engellenmemek
Engellenmeyeceğinizden emin bir şekilde hiç evinizde dinlendiniz mi? Eğer böyleyse, bundan bütün aile yarar sağlayacaktır. Akşam iki saat her şeyi bir kenara bırakın. Telefonu çekin, televizyonu, radyoyu ve bilgisayarı kapatın. Sonra misafirleri bilgilendirmek üzere kapıya evde olmadığınıza dair bir not asın. Bunu evde herkesin birlikte olduğu bir akşam yapın. Bu esnada ne bir iş, ne ev işi, ne ev ödevi, ne de yapılması gereken günlük bir iş, hiçbir şey yapmayın. Sadece tek başınıza ya da hep birlikte hoşunuza giden bir şeyle meşgul olun. Eğer engellenmeme zamanı hakkını kullanırsanız, dünya gailelerinden uzaklaşmış olduğunuz duygusunu tadarsınız.
Düşünme Zamanı
Bireysel zaman düşünmek istediğiniz her şeyi keşfetmek için bulunmaz bir fırsattır. Bazen "gündüz rüyası" adı da verilen bu süre içinde özel hiçbir şey düşünmemek genellikle tavsiye edilmez. Gerçekte bu çok hoş bir şeydir. Herkes on dakika için tek başına evin bir köşesine çekilip düşünsün. Sizi mutlu eden şeyleri, sevdiğiniz insanları, gitmek istediğiniz yerleri, yaz tatilini, bir sonraki doğum gününüz gibi şeyleri düşünün. On dakika sonra yeniden bir araya gelin ve çocuklara bundan hoşlanıp hoşlanmadıklarını anlattırın. Kendilerini rahatsız, üzgün veya sıkkın
hissettiklerinde bu düşünme zamanını uygulamaya teşvik edin.
Çocukların Zamana ihtiyacı Vardır
Çocukların kendi ilgi alanlarını geliştirmeleri için zamana ihtiyacı vardır. Ancak anne ya da babanın biraz desteğine de gereksinim duyarlar. Sürekli olarak çocuğu oyalamak ebeveynin işi değildir. Çocuklar kendi kendilerini motive etmeyi ve tek başlarına oldukları zamanı olumlu bir şekilde geçirmeyi öğrenmelidir. Burada bunun nasıl başlatılacağını aktaracağız. İlgili göründükleri konulara, hakkında konuştukları şeylere, sordukları sorulara ve yüzlerine canlı bir ifade veren olgulara dikkat edin. Yapmak istediklerini daha fazla keşfedebilmek için onlarla sürekli sohbet edin. İyi dinleyin ve sonra onlara uygun düşecek ilgi alanları önerilerinde bulunun. Sizin göreviniz cesaret vermek, desteklemek, temin etmelerine yardımcı olmak, beceriler öğretmek, istendiğinde göz kulak olmak, onaylamak ve başarılarını yüceltmektir.
Doğada Tek Başına
Aile olarak doğayı keşfetmek çok eğlencelidir. Bütün bir günü ya da öğleden sonrayı en sevdiğiniz ormanlık alanda geçirin. Ailedeki her çocuk için bir yumak sicim alın. Açık havadaki yerinize ulaştıktan ve "ana üssünüzü" kurduktan sonra, vahşi ormanda tek başına serüvenlere çıkmak isteyen çocukların her birinin beline bir sicim bağlayın. Sonra, sicim yumağını çekerek geri dönme konusunda kendilerini güvende hissedecekleri için, onları tek başlarına araştırma yapmaya yollayın. Eğer çocukların hepsi doğada tek başına araştırmaya çıkacak yaşta değilse ya da buna ilgi duymuyorsa, ana üssün civarından topladıkları şeylerle bir sanat eseri yapabilirler. Eğer çocuğunuz ana üssün yolunu tek başına bulacak kadar büyükse, o zaman kolunda bir saat olmasını ve belli bir saatte geri dönmesini sağlamalısınız.
Hayal Kurmak
Eğer bir zihne hayal ederek yükseklerde özgürce uçma özgürlüğü tanınırsa, içsel görüş değişir ve dünya farklı görülür. Her çocuğun düş kurmasına, düşüncelerine, yazılarına, icatlarına, şaheserlerine ya da kavramlarına sınır koymamasına izin verin. Bir çocuğun hayal gücü teşvik edilirse, gelişmeye ve yaratıcılıkla üretmeye devam edecektir. Unutmayın, hayal ettiğinizi olabilirsiniz.
"En yükseklerde uçurabileceğiniz uçurtmalar hayallerinizdir."
Geleceğinizi Hayal Etmek
Düşlerin bir kısmı geleceğinizin nasıl olacağını hayal edebilmekle ilgilidir. Çocuklar her zaman kendi geleceklerinde nelerin olmasını istediklerinin bilincinde değildir. Farklı seçenekler üzerinde konuşmak ve neyin mümkün olabileceğini düşündüğünüzü anlatmak, gelecekle ilgili bir hayal kurarken düş güçlerini kullanmalarına yardımcı olur. Herkese bir afiş panosu, yapışkan, makas ve eski dergi verilsin. Hayatında olmak istediğiyle ilgili resimleri keserek işe başlasın. Gerçekçi olunmasın. Zihin serbest bırakılarak hayalperestlik yapılsın. Afişe, sözcükler, elle çizilmiş hayaller, fotoğraflar ya da istenen her şey konulsun. Herkes kendi afişini tamamladıktan sonra burada aksettirilen hayaller ve ne anlama geldikleri üzerinde konuşmaya zaman ayırın.
Kanalları Değiştirin
Ailecek televizyon izlerken, herkesin seyretmek istemediği bir programı nasıl değiştirdiğine dikkat edin. Çocuğunuza stresli, endişeli ve korkulu bir şey yaşarken ya da böyle bir şeyi düşünürken zihnindeki kanalı nasıl değiştirebileceğini öğretin. Örneğin şunları yapabilirsiniz: Hoş olmayan olay ya da düşünce patlak verdiğinde ona gözünü kapatmasını ve zihninde bir arkadaşla oynamak, ormanda oturmak, güzel bir kitap okumak gibi kendisini yatıştıracak ya da daha iyi hissettirecek bir şeyi canlandırmasını söyleyin. Hatta iyi ruh hali kanalı, cesaret kanalı ya da sabır kanalı gibi, ihtiyaç doğduğunda tekrar geri çağırabileceği farklı kanallar bile geliştirebilir.
Büyük Düşünürler
Tarihteki büyük düşünür ve sanatçılar yapıtlarını ilk önce tasavvur etmeleriyle ün kazanmışlardır. Çocuklarınızı Leonardo da Vinci, Isaac Newton, Wolfgang Mozart ve Albert Einstein gibi kişilerin yaşam öykülerini okumaya teşvik edin. Onlarla insanlığın yaratıcılık yolundaki en önemli araçlarından birisinin hayal kurmak ve problem çözmek olduğu hakkında konuşun. Çocuklarınızın bu beceriyi kazanmasını teşvik edin. Aptalca ya da pratik değil gibi görünen fikirleri olsa da, işe yaramaz olduklarını söylemek yerine bunları onlarla paylaşın. Kendilerinin eklediğini belirttikleri görüşleri geliştirin. Bu, hayal ettikleri şeyi önemli hale getirir. Ve sonuç alıcı bir düşünme egzersizidir.
Bulut Öyküleri
Doğa da hayal kurar. Kendini her an bulutların hareketiyle yeniden şekillendirir. Herkese üzerinde yatabileceği bir battaniye verin ve gökyüzünün bulutlarla dolu olduğu bir gün açıklık bir yere gidin. İlk önce şekillere bakarak başlayın. Bulutların size nasıl göründüğünü birbirinize anlatın. Hayal gücünüzü kullanarak gördüğünüz şekillerle ilgili öyküler uydurun. Bir bulut padişahını, sihirli beyaz balinayı ya da bütün dünyayı iyileştirecek kremalı pastayı görebilirsiniz. Öyküleri dinleyin ve hikâye akışında duraksama olduğunda birbirinize yardım edin. Hayal gücünüzü kullanmak zihninizde gezintiye çıkmak gibidir. Hayal gücü yüksek büyük düşünürler bilgisayarı icat edenlerdir, yeni ilaçları bulanlardır, roman yazanlardır... Çocuğunuzu hayal kurmaya teşvik edin.
Hediyeyi Hayal Etmek
İyi bir hayal gücüne sahip olmak çocuğunuza hemen hemen her durumdan kendi tarzına göre çıkması için düşünmeyi öğretir. Paranız yoksa, yaşamak için yöntemler bulmanıza yardım eder. İşiniz kötü gidiyorsa, hayal gücüne sahip kişi yaratıcı çözümler bulur. Bir arkadaş acı veren bir şey yaptığında düşünen çocuk çözümler üretir. Bu tür yaratacılığa örnek verelim: Bir doğum günü öncesinde ya da sınıf geçme sonrasında paranız yoksa ve hediye alamayacak durum-daysanız, şunu yapabilirsiniz: İç çamaşırınızı üçe bölüp kalbe gelecek kısmına çocuğunuza hediye etmek istediğiniz şeyin resmini yapıştırarak istediği şey biçiminde bir paket yapın. Sonra çocuğunuz bu yapıştırılmış resimlere bakarken, ne yaptığınızı ve niçin yaptığınızı ona anlatın. Çocuğunuz parasal zorluklar içinde olduğunuzu zaten bildiği için, sadece bir resim olarak da olsa istediği hediyeyi kalbinize yazdığınızı görmek onu mutlu edecektir. Bunu başka nedenlerle de yapabilirsiniz.
İşe Gitmek Nasıl Olur?
İşinizde kullandığınız işe yaramaz çekler, eski raporlar, hesap makinesi, telefon, mektupluk ve kartvizit gibi eşyalar toplayın. Çocuğunuza bunların her birinin nasıl kullanıldığını anlatmaya zaman ayırın. Çocuğunuz hayal gücünü kullansın ve mahsuscuktan sizin işinizi yapıyormuş gibi oynasın. Bilmek istedikleri her konuda soru sormaya teşvik edin. Yetişkin arkadaşlarınız arasında çocuğunuzun ilgisini çeken bir işe sahip olan birisi varsa, sorularını sorabileceği bir görüşme ayarlayın. Hangi mesleklerin var olduğunu ve insanların her gün işte ne yaptıklarını bilmek çocuğunuzu düşünmeye sevk edecektir. Sevebilecekleri meslekler hakkında onlara fikir verecektir. Kim bilir? Akşamın sekizinde yapılan bir görüşme belki de yirmi yaşında seçilecek bir mesleği etkileyebilir.
Telesekreter
Günümüzde birçok evde telesekreter bulunuyor. Bütün aileyi toplayarak yaratıcı bir mesaj düşleyin. Herkes hem tasarıma hem de banttaki kayda katılsın. Bir tatil dönüşü mesajı, doğum günü ilam ya da telefonu niçin açamadığınıza ilişkin gülünç bir neden gibi mesajı her hafta değiştirmek eğlencelidir. Göreceksiniz, dostlarınız "bu yaratıcı aile" şimdi ne yapıyor, diyerek sizi arayacaktır.
Duygular
"Duygularımız bilgiye ulaştıran en içten yoldur."
Bir duyguyu sonuna kadar götürecek kadar cesursanız, doğrudan yüreğinizden gelen bir bilginin sahibi olursunuz. Duygular hayatımıza damga vuran yön işaretleridir. Hissedilmeleri, ifade edilmeleri, dikkate alınmaları ve gerçekten nerede bulunduğumuzu ölçebilmek için değerlendirilmeleri gerekir. Harikulade güzel olan aşktan çetin öfkeye kadar bütün duygular çeşitli biçimlerde var olur. Duygu yaşamayı ve duygu alışverişini destekleyen aileler hayatın en derin armağanını tadar.
"Tüm kalbiyle ağlamayı bilmeyen tüm kalbiyle
Duygularla Yüzleşmek
Yorgunluk, öfke, mutluluk, endişe, korku, çılgınlık gibi birçok duygu gün boyu bizimledir. Çoğu kez bu duygular herhangi bir şey düşünmeden oluşuverir. Her yaştaki çocuğunuzla "duygularla yüzleşmek" oyunu oynayarak onlara duygularını teşhis ve ifade etmekte yardımcı olun. Kâğıt kalem alarak resim çizmeye hazırlanın. Herkes kendi yüzünü simgeleyen bir daire çizsin. O gün hissettiği bir duyguyu dairenin içinde resimlesin. Herkes bitirdikten sonra birbirinize resimlerinizi göstererek o duyguyu yaratan olayı paylaşın. Başkalarının duyguları hakkında ne kadar çok şey dinlersek, hem kendimizi hem de birlikte yaşadığımız insanları daha iyi tanırız.
Ruh Halini Belirlemek
Bir duygu 15 ile 30 saniye içinde gelir ve gider, oysa bir ruh hali günlerce sürebilir. Herkes moralin iyi ya da kötü olmasının ne anlama geldiğim bilir. Ancak ruh halimizin etrafımızdaki insanları nasıl etkilediğini her zaman anlamayız. Bu, fiilen evde iyi ya da kötü bir havanın esmesine yol açar. Önce moralin kötü, sonra da iyi olduğu bir ruh hali piyesi oynayın. Çalar saati on beş dakika sonraya kurun ve herkes morali bozukmuş gibi rol yapsın: Düşünceli, dik başlı, saldırgan, içine kapanmış, süngüsü düşmüş, küskün ve haklı... Saat çalar çalmaz, bu kez on beş dakika herkes morali iyiymiş rolünü oynasın: Yardımsever, dikkatli, cömert, tatlı, mutlu, özenli, enerjik, hoşnut ve sabırlı... Bu ruh halini oluştururken neler hissedildiği üzerine tartışın. Sonra da farklı ruh hallerinin başkalarında hangi duygulara yol açtığını konuşun.
Öfkeyi Yönetmek
Çocuk kızdığı zaman intikam almak isteyebilir. Bu normal bir duygudur. O halde çocuğunuzu bu duygudan barışçı bir şekilde kurtulması için neden teşvik etmiyorsunuz? Bir kâğıt parçası verin; üzerine o işi yapan kişinin neyi hak ettiğini yazsın. Bitince çocuk yazdıklarını yüksek sesle okusun. Genellikle cezanın ağırlığı karşısında gülmeye başlayacaktır. Hiddeti geçtikten bir süre sonra, o kişiye karşı hissettiklerini hangi yollarla anlatabileceğini tartışın. Anne ve babalar da kızar. Aynı egzersizi yapabilirler, ama yazdıklarını yüksek sesle okumak yerine kâğıdı parçalayarak atmalıdırlar. Sonra kızdığınız kişiye neler hissettiğinizi anlatın.
Zor Duygulara Tepki Vermek
Değer verdiğimiz birisini incinmiş, kızgın ya da mutsuz gördüğümüzde ifade ettiği duyguları dinlemek yerine bunları "gidermek" ihtiyacı duyarız. Aşağıdaki oyun herkese dinlemekle "gidermek" arasındaki farkı gösterecektir. Küçük kâğıt parçalarının bir yüzüne "gider", öteki yüzüne de şunları yazın:
Delilik etme.
Üzülme.
Mutlu olmalısın.
O kadar da kötü değil.
Başka kâğıt parçaları hazırlayın. Bir yüzüne "dinle", öteki yüzüne de şunu yazın:
Kızgın görünüyorsun.
Endişeli olduğun izlenimi veriyorsun,
öyle mi?
Bu seni incitmiş olmalı. Mutlu görünüyorsun. Bu çok zor olmalı.
Kâğıtları katlayıp bir şapkanın içine koyun. Herkes bir kâğıt seçsin ve okusun. En yaşlı kişi, kızgın, endişeli ya da mutlu bir durum düşünüp anlatsın. Kâğıdında söz konusu duruma uygun bir şey yazan, söylesin. Oyunu yöneten daha sonra yanıtın ne olması gerektiğini ve "gider" veya "dinle" seçeneklerinin hangisinin o duruma uygun olduğunu açıklasın. Herhangi bir durum oluşturabilen, bunu açıklasın ve oyun devam etsin.
™ Ben Erkeğim...
Erkek çocukların da duygulan incinir, ancak erkekliklerinden bir şey kaybetmemek için çoğu kez bunu açıklamazlar. Aşağıdaki oyun, herkesin duygularının incinebileceğini göstermektedir. Yetişkin bir erkeğin oyuna katılması çok daha etkili olur: Oyuncuların biri, "eğer .... olursa, kendimi iyi hissederim" diye başlayarak bir deneyim anlatır. Öteki oyuncu kendisini iyi hissettirecek bir başka şey ekler ve bu şekilde kimsenin aklına bir şey gelmeyinceye kadar herkes konuşur. Kimi zaman grubun kaç eklemede bulunabildiğini saymak da eğlenceli olur. Bundan sonra oyun "... oldu, duygularım çok incindi" diye başlar ve herkes bu kez buna eklemelerde bulunur. Son olarak da oyuna, "Kendimi kötü hissettim, çünkü..." cümlesiyle başlayın. Gene herkes buna eklemeler yapsın. Benzer durumların
başkalarında da aynı duygulara yol açtığına tanık olunduğunda, duyguları ifade etmenin normal bir şey olduğu görülür.
Zorlu Duyguları Plastik Hamuruyla
Dışa Vurmak
Bir torba plastik hamuru satın alın. Bu oyun hamuru en çılgın, en kızgın, en kıskanç duyguların ifade edilmesinde kullanılacaktır. Bir parça plastik alın ve duygularınızı ifade eden herhangi bir şekil verin, sonra bunu sıkın, vurun, ayaklarınızın altına alın, fırlatıp atın ya da üzerinde tepinin. Canınız isterse, bunları yaparken sesler de çıkarabilirsiniz. Bir süre sonra gülmeye başlayacaksınız. Çocuklar bunu bir kere yaptıktan sonra sizden gene plastik hamuru isterlerse, şaşırmayın. Plastiği şekillendiren ve sıkıştıran birisine katılmak ve duygularını ifade etmesini teşvik etmek de eğlendiricidir. Bu faaliyet, serbestçe dile getirildiğinde, zor duyguların nasıl olumlu duygulara dönüştürülebileceğini göstermektedir.
Doğru Tepkiyi Vermek
Bizi yaralayan şeyler hepimizin başına gelir;
bir şeyler söylemek isteriz, ama nedense yapamayız. Herkes tepki göstermekte zorlandığı bir olay düşünsün ya da böyle bir olayı tahayyül etsin, örneğin: Bir grup çocuk bana kötü bir ad taktı; öğretmenin biri okuldan sonra beni cezaya bıraktı; patronum beni işten attı... Herkes bu olayı bir kâğıt parçasına yazsın, kâğıdı katlayıp bir şapkanın içine atsın. Herkes şapkadan bir kâğıt seçsin. Sırayla herkes kâğıtta yazılı olanı yüksek sesle okuyup bu durumda ne yapacağını söylesin. Söyleyecek bir şey bulamayan yardım isteyebilir ve ötekiler fikir verebilir. Belli bir duruma nasıl tepki verildiğini dinlemek çocuğun benzer durumlardaki cesaretini artırır.
Gözyaşının Faydalan
Üzüntümüzü dışa vurmanın en önemli araçlarından birisi, ağlamaktır. Oysa insanlar çoğu kez hassas görünmemek için ağlamaktan korkar. Erkek çocuklara sık sık sadece kızların ağladığı söylenir. Bu doğru değildir. Ağlamak da gülmek gibi herkesin yaşamının bir parçasıdır. Eğer çocuk ağlamanın kabul edilebilir bir şey olduğunu algılarsa, duygularını içine atacağına dışa vurur. İçinizden ağlamak geldiğinde, sakın öteki odaya koşmayın. Çocuklarınız ağladığınızı görsün ve onlara niçin üzgün olduğunuzu anlatın. Hem merhamet duygusunu, hem de ağlamanın kötü bir şey olmadığını öğreneceklerdir.
Eğlenceli Akşam Yemeği Sohbetten
Bir cuma günü akşam yemeğinde herkesin o hafta içinde yaşadığı duygularla ilgili sıcak bir yarışma düzenleyin. Bir duygu seçip herkese sorun: "Bu hafta senin için en (eğlenceli, korkunç, üzüntülü, kızdırıcı, mutlu, utanç verici) deneyim hangisiydi?" Herkes o haftayla ilgili gerçek bir öykü anlatsın. Sonra aile fertleri her kategoride kimin kazandığını oylasın. Cuma akşam yemeklerinde bu faaliyetin gelenek haline gelmesi, aile fertlerini hafta boyunca öykülerini iyi anlatabilmek için duygularına karşı daha dikkatli hale getirir. Geleneği sürdürdüğünüzde, öykülerin de daha eğlendirici hale geleceğini göreceksiniz.
Utanıyorum
"Utanç" sözcüğü küçük düşmek ya da sıkıntı duymakla karışık bir duygu yaratır. Anne-babalar olarak çocuklarımızın kendilerinden utanmasını istemeyiz. Onların yanlışlarından öğrenmesini ve bir dahaki sefere bir şeyi daha doğru ya da farklı yapmayı keşfetmesini isteriz. Suçluluk ve değersizlik yerine, yaptıklarını belirleme yöntemleri tespit ederek kendilerini iyi hissetmelerine yardımcı olmayı arzu ederiz. Bu nedenle çocuğunuz bir daha kardeşinin ödevini berbat ettiğinde, kazara bisikletiyle arabanıza çarptığında, uzak durmasını söylediğiniz sobada parmağını yaktığında ya da okulda pantolonunu ıslattığında ve yüzünde ya da davranışlarında utanç duyduğunu hissettiğinizde, ona bir şey söylemeden duygularını ifade etmesine izin verin. Durumu düzeltmek için neler yapabileceğini kendisi düşünsün. Onu hâlâ sevdiğinizi söyleyin.